ÖZGÜL FOBİ
Özgül fobi, sosyal fobi
ve agorafobi için tanımlanan durumların dışında kalan durumlar veya nesnelere
karşı duyulan mantıksız ya da aşırı korkudur.
Özgül fobi, açıkça
görülen nesne ve durumlardan belirgin, sürekli ve anlamsız korku duyma halidir.
DSM-IV
tanı ölçütlerinde, korkuyu başlatan etkenler esas alınarak özgül fobinin 5 alt
tipi tanımlanmıştır.
Durumsal
Tip:
Korkuyu toplu taşıma araçlarında bulunma, tüneller, köprüler, asansörler, uçak
yolculuğu, araba kullanma gibi durumlar başlatmaktadır.
En sık çocuklukta ve
yirmili yaşların ortalarında görülür.
Doğal
Çevre Tipi: Korkuyu fırtına, yüksek yerler, su gibi
doğal koşullar başlatmaktadır. Genellikle çocuklukta başlamaktadır.
Kan-enjeksiyon-yara
tipi: En sık kalıtımsal geçiş gösteren tiptir. Korkuyu
kan, enjeksiyon ya da invaziv tıbbi
girişimler başlatır. Genellikle ailevidir ve çoğu zaman güçlü bir vazovagal
tepki ile belirgindir. Hastaların %75’i bu durumla karşılaştıklarında
bayılırlar. Korku nedeniyle müdahaleden sağlığının bozulmasına neden olabilir.
Hayvan
Tipi: Korkunun nedeni hayvan ya da böceklerdir.
Genellikle çocuklukta başlar.
Diğer
Tip:
Tıkanıp boğulmaktan, soluğun kesilmesine, kusmaya ya da hastalığa yakalanmaya
yol açabilecek durumlardan, yüksek ses ya da masal kahramanlarından korkma ile
belirli özgül fobi alt tipidir. Boğulma korkusu beslenme bozukluğu oluşturacak
şiddette olabilirler.
Epidemiyolijiye göre başta
hayvan ve doğal çevre tipi olmak üzere özgül fobiler çoğunlukla kadınlarda
görülür ve kadın/erkek oranı yaklaşık 2-2.5 olarak bildirilmektedir.
Kaçınma davranışı ile
bir şekilde yaşantısını sürdüren hastaların çoğunluğu tedaviye başvurmazlar.
Erişkin döneme kadar ulaşan fobilerin tedavi edilmeden düzelme şansı düşüktür.
TEDAVİ
A. Önleme:
Hayvan deneylerinde korkunun anadan babadan geçtiği görüldüğü gibi tam tersi de
görülmüştür. Anne ve babalara fobik özellikleri olmayan çocuk korkularının
üzerine gidilmesi ya da korkularının ele alınması konusunda uygun yaklaşımlar
sergilenmiştir.
B. Hastaya ve aileye danışmanlık:
Hastalığın tedavisinde basit uygulanabilir ve başarılı yöntemlerin olduğu
belirtilmelidir. Bu durumun ‘kafaya takılmayacak bir durum’ya da ‘Huy’, ‘Kişilik
özelliği’ gibi bir durum olmadığı açıklanmalıdır. Korktuğu durumdan sıkıntı
duymamak için uzaklaşmak yerine üzerine gitme temeli bir tedavinin başarılı olacağı
belirtilmelidir.
C. Genel tedavi ilkeleri:
Özgül fobilerde antideprasan tedavileri denenmiş ancak genel olarak etkili
bulunamamıştır ya da etki güçleri çok düşük bulunmuştur.
Özgül
fobilerde ilaç tedavisinin etkili olduğunu söylemek zordur. İlaç daha çok
fobinin oluşturduğu anksiyete üzerinde etkilidir ve ilaç tedavisi fobi
bozukluklarındaki kaçınma ile kognitif çarptırmalar üzerine etkisizdir.
Günümüzde
ise, özgül fobilerin tedavisinde bilinen en etkili yöntem yüzleştirmedir.
Davranışçı yaklaşımlar özellikle özgül fobilerin tedavisinde birkaç gün, birkaç
hafta içinde etkili olabilmektedir. Yüzleştirme tedavisinde motivasyonu yeterli
olan, depresif belirtilerin bulunmadığı
fobik uyaranın açıkça belli olduğu olgularda rahatlıkla uygulanabilir.
Korku
oluşturan nesne ve durumların gerçekte hiçbir tehlike oluşturmayacağı ve fobik
uyaranla ilgili olası yanlış bilgiler konusunda yeteri kadar çalıştıktan sonra
(bilişsel tedavi), hastalar fobik uyaranla hafiften şiddetliye doğru kademeli
olarak yüzleştirilir. Amaç hastaları duyarsızlaştırmaktır.
Davranışçı terapiler:
Davranış tedavileri oldukça genel bir ifadeyle, öğrenme ilkelerinin davranış
bozukluklarının analiz ve tedavilerine sistematik bir biçimde uygulanışı olarak
tanımlanabilir.
Bu
yaklaşım çerçevesinde uyumsuz davranışlar, örneğin fobik kaçınma davranışları,
yanlış öğrenmeler aracılığıyla sonradan kazanılmış davranışlar olarak kabul
edilir.
Bilişsel
terapiler: Bilişsel psikoloji uyaranlara tepki arasındaki
süreçleri inceler. Bilişssel tedavilerde amaç korkuların temelinde yer alan bu
tür abartılı ve olumsuz düşüncelerin hastasıyla birlikte ele alınarak
düzeltilmesidir.